Kentsel dönüşüm kandırmacası bina yıkıp yenisini dikmekten ibaret bir büyük israftır, geleceği ıskalamaktır !
Tatil köyü gibi kaliteli yaşam birimleri planlanmış gettolar oluşturmak / Kentlerde hızla sürmekte olan ve belli bir master plana dayanmayan bina yenileme çalışmaları, düzeysiz bir içerik kandırmacası ile kentsel dönüşüm denilse de sadece kavramın içini boşaltmaktan ibaret kalıyor. Kentin dönüşmesi söz konusu dahi olamazken rant dahi yeterince artırılamıyor. Hem kentsel hem de ticari kazanımların artırılmasını sağlamak yolunda çok daha büyük potansiyel imkanlar hoyratça kurban ediliyor. Şöyle ki, tek tek binaların yenilenmesi yerine, büyük parsellerin bir arada kullanılması özel kanunlarla teşvik edilirse; çağdaş kent dokusunun belirli bir master plana dayalı olarak birimler halinde geliştirebileceği, içinde sosyal, kültürel, eğitsel, sağlık, beslenme, sanatsal, sportif, rekreasyonel imkanların bir arada işlenebileceği büyük projelerin gerçekleştirilmesi yoluyla, şehir bölgeler halinde kalkındırılabilir. Kent içinde, doku taşıyan kentsel blok yapılar oluşturularak, gerekli ihtiyaçların bütünsel yaklaşım içinde çözümlenmesi, bir tür komunal dönüşüm ile inanılmaz büyük faydalar sağlanması mümkün olabilir. Ölçek ekonomisi devreye gireceğinden cazibe ve ticari değerler de artar... 30 dairelik 20 apartman bir araya geldiğinde 600 konut ve daha fazlası için büyük sayılarda, gittikçe artan teşvikler sistemiyle bütünleştirilmiş kademeli master projelere uyan şekilde adeta kaliteli yaşam gettoları kurulur. Bir apartmanın kurulu olduğu arsa payı ile 20, 30, 50 apartmanlık alanların bir arada dönüştürülmesi arasında çok ciddi bir ölçek ekonomisi farkı ortaya çıkar. İçinde çağdaş insanın gereksinim duyduğu, bahsi geçen aktivitelerin rahatlıkla sağlanabileceği imkanlar bir araya getirildiğinde bu kentsel birimler - mahallenin küçüğü birer birim halinde belirli çerçevede yaşam kalitesini artıracak bir yaşam alanları olur. Önemli olan bu birimin hedef kitlesinin dönüşümden yararlanacak olan asıl tapu sahipliği çerçevesinde kendine yeterliliğinin ranta kurban edilmeden korunabilmesi... Bakanlık mertebesinde çalışan, özel kanunla desteklenen proje destek kontrol ekiplerinin çağdaş "program ofisi" yönetim çatısı altında proje yönetimi yapacağı ekiplerin devreye sokulması ile, plan, üretim, hakkediş süreçlerinin büyük ciddiyet ile yönetildiği şekilde mimari, kentsel, yasal destekleri sağlaması ile, altyapı, enerji, ulaşım, sosyal etkinlikler, eğitim, verimlilik ve geri dönüşüm, güvenlik, yeşil alan kazanımı inanılmaz ölçüde geliştirilebilir. Bu tür projeler genellikle büyük girişimci gruplar tarafından yapılabiliyor. Oysa akıllı devlet destekli teşvik sistemiyle, özel müteahhit grupları tarafından konsorsiyumlar şeklinde gerçekleştirilebilir. Bu projeler baraj, santral, köprü, yol, havalimanı projeleri kadar önemli bir kazanım olacaktır. Bu sadece kent ölçek ekonomisi faydaları kazanacaktır.